index
Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product Special for February 20% discount on the 2nd product

Kadının Gücünü ve Güzelliğin Sırrını Barındıran Ada: Jeju

Kadının Gücünü ve Güzelliğin Sırrını Barındıran Ada: Jeju

Altı yıl kadar önceydi. Güney Kore çekimleri için her detayı neredeyse saat saat planlamıştık. Kadın bir Budist rahip ile çay seremonisi, Kuzey Kore sınır bölgesindeki siyah soya fasulye tarlasını ziyaret, tapınak mutfağı… Ama gözden kaçırdığımız bir şey vardı: “Haenyo”(hanyo diye okunuyor) yani kadın dalgıçlar…

Hanyolarla tanışmak pahasına programı değiştirmeye değer miydi? Kesinlikle değerdi… Hemen bu balık kadınların yaşadığı adaya bir bilet ayarladık. Hanyolar Kore’nin en büyük ve Asya’nın en güzel adalarından biri olarak gösterilen Jeju adasında yaşıyorlar. Jeju adasına Busan veya Wando gibi şehirlerden botla geçebilir veya bizim yaptığımız gibi Seul’den kısa bir uçuş alabilirsiniz.

Kore’nin Hawaai’si olarak da adlandırılan bu volkanik adanın ismi akla üç şeyi getiriyor: balık kadınlar, sarp kayalıklar, ve turkuaz suları her daim hareketlendiren sıkı rüzgarlar. Bu güzel adanın tek günlük ziyaretten daha fazlasını hak ettiği kesindi, ama çekimleri çok da aksatmamak adına sabah gidip akşam dönmeli bir program yaptık kendimize. Ve şimdiye kadarki en provasız, kısa ve keyifli seyahatlerimden biri de böylece gerçekleşmiş oldu.

Uçaktan iner inmez hemen Hanyoların dalış yaptığı, kayalıklarla çevrili koylardan birine gittik. Çok ilgi gören ve Jeju’da asırlardır var olan bu kültür haliyle son zamanlarda birazcık turistik bir aktiviteye de dönmüş. Balıkadam kıyafetleri kiralayıp, kolunuza şamandıralı ipli file sepetlerden takıp Hanyolarla birlikte dalış yapabiliyorsunuz. Bu aktiviteyi yapanların da çoğunun kadın olması dikkatimi çekenler arasındaydı. Açıkçası mevsim itibariyle biraz tatsız ve çokça soğuk olan suya girmeyi gözüm yemediği için ben bir tanesiyle röportaj yapma talebinde bulundum acentalardan birine.

Beni İngilizce bilen Chung Cha ile bir araya getirdiler. Üzerinde dalış kıyafeti ile Chung Cha kısa bir mola için yanıma geliyor. Kendisi tüpsüz dalmayı beş yaşlarındayken annesinden öğrenmiş. Annesi de kendi annesinden… Tüpsüz dalmak Jeju kadınlarında asırlardır süren bir gelenek. Çok eski zamanlarda balığa çıkan erkeklerin aylarca gelmemesi sonucu eşlerinin aileyi doyurmak adına mecburiyetten edindiği bu uğraşı şimdilerde hem UNESCO tarafından da koruma altına alınan bu geleneği sürdürmek hem de çıkardıkları ürünleri satarak geçimlerini sağlamak için devam ettiriyorlar.

Chung Cha’nın file sepetine bir göz atıyorum; hayatımda ilk kez gördüğüm farklı şekillerde kabuklular ve birkaç çeşit yosunla dolu. Hasılat hep böyle mi diye soruyorum. “Hangi havada dalacağını bilirsen evet böyle” diyor hafif ters bir tonla. Hata bende ki bunu soruyorum, çünkü o 72, evet hiç göstermese de 72 yaşında hala bunu yapan en tecrübeli isimlerden biri. 78’e kadar yapanlar olduğunu da yine hayretler içinde kendisinden öğreniyorum.

Dalga çıkmadan denize döneyim artık diyor ama benim sorular bitmiyor. Bir daha nerede bir araya geleceğim bir Hanyo ile. Son olarak hadi içinden gelen birkaç şey söylesene diyorum. Biraz da edebi ve kültürel bir şeyler bekliyorum açıkçası ama: “Yazarsan sevinirim. Bize deniz kızı demeyin de ne derseniz deyin. Baksana hiç deniz kızına benzer halimiz var mı? Balık kadınlarız biz.” diyor. Haklı. Masallardaki deniz kızları ile Hanyoların tek ortak özelliği hayatlarının çoğunu suda geçirmeleri. Ama eminim ki onların hikayesini duyan her yaştaki kız çocuğunun ikonu olabilir Hanyolar… ne dersiniz?

Ebru Erke